18 Nisan 2015 Cumartesi

Hikaye nasıl başlamıştı?

Sahi hikaye nasıl başlamıştı?
Lise 2. sınıftan beri öğretmen olmak isteyen ben, üniversite tercih listemin tamamını öğretmenlik bölümlerine ayırıp nihayet öğretmenlik için ilk adımı attım. Lise branş öğretmenliklerinin 5 yıl olması ve bir de üniversitenin hazırlık sınıfının da eklenmesiyle uzun bir üniversite hayatım oldu. Okul bittikten bir buçuk yıl sonra atanabildiğim için çok mutluydum çünkü yıllar yılı çok az alımın olduğu bir branşım var.
İçimden en çok geçen bölgelerden biriydi Karadeniz Bölgesi...Çok şükür ki ucundan kıyısından da olsa mesleğe Karadeniz'den başlamak nasip oldu. Küçük, yemyeşil, sevimli bir ilçeden başladım meslek hayatına...
İlk görev yaptığım okul bir Çok Programlı Lise(ÇPL) idi. Sınıfların çoğu diğer kültür derslerine olduğu gibi benim dersime de ilgi göstermiyor ve çok yorucu oluyordu. Başarı seviyesi de çok düşüktü. Öğretmenliği isterken hayalini kurduğum öğrenci profilinden fersah fersah uzaktaydılar...Neyse ki okulun Genel Lise kısmı vardı(ki son yıllarını yaşıyordu, sonraki yıl kapandı) ve orada iki sınıfım vardı dersine girdiğim. Birisi fen diğeri eşit ağırlık sınıfıydı. İkisi de son sınıftı ve fen sınıfı benim favorimdi! Gerçekten çok tatlı ve sempatik 15 kişilik bir sınıftı. Meslek lisesi kısmında geçirdiğim o yorucu ve yıpratıcı saatleri unuttuyorlardı bana. O zaman da anlıyordum ki biraz daha dersime ilgi duyacak öğrenci profili olunca ben bu meslekten keyif alacaktım. Yani yanlış mesleği seçmediğimin sinyallerini veriyorlardı.
Sonraki eğitim-öğretim yılının başı benim için çok güzel bir sürprizle başladı. İlçede iki tane lise vardı:Birisi benim okulum ÇPL ve diğeri Anadolu Lisesi. Ben o yılın başında şansıma (normalde şans denmez ama benim için şanstı gerçekten:) ) okulumda norm fazlası olmuş ve Anadolu Lisesi'ne önce görevlendirilmiş daha sonra da kadrom geçmişti!
Ve asıl hikaye o andan itibaren başlamıştı...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder